Atıf : Tırank Ş. B., (2017), Damak – Dudak Yarıklı Bireylerde İşitme ve Dil Gelişiminin Değerlendirilmesi, H. Ü. Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi, 4(3), 72-85.
Giriş
Dudak – damak yarıkları, canlı doğumlarda en sık görülen konjenital anomalilerdir. Dudak yarıkları, dudakta bir çentik şeklinde duran ya da dudaktan başlayarak burun tabanına kadar uzanmış şekilde görülen açıklıklardır.
Damak yarıkları ise
yumuşak veya sert damakta bulunan açıklıklardır. Sert damak yarıkları kemik
yetersizliğini içerirken, yumuşak damak yarıkları mukoza ve kas yetersizliğini
içerir. Yarık deformitesi çift ya da tek taraflı olarak meydana gelebilir.
Nazal ve oral kaviteyi birbirinden ayıran damak yapısı, normal konuşma için
gereken hava akımının kontrolünden ve işitmenin korunması için gereken orta
kulağın havalanmasından sorumludur.
Deformiteye bağlı olarak dudak – damak yarıkları konuşma, çiğneme, yutkunma, solunum, işitme, beslenme gibi becerilerde sorunlar yaratabileceği gibi; deforme, psikolojik işlevselliği ve dil, konuşma gelişimini olumsuz etkiler. Dudak – damak yarığı otitis media, iletim tipi işitme kaybı ve nadiren sensörinöral tip işitme kaybına yol açmaktadır.
Genel Bilgiler
1. Dudak – Damak Yarıkları
Bebeğin embriyolojik dönemdeki gelişimi esnasında 8. ve 12. Haftalarda fark edilebilen ve 1/1000 oranı ile en sık görülen kraniyofasiyal anomalidir. Yarık deformitesi, embriyolojik dönemde üst çene kemiği ve ağız tavanındaki yumuşak doku ve kemik dokuları oluşturan embriyonik uzantıların yetersiz birleşmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Yüz bölgesinde farklı yaygınlıkta ve şiddette deformite oluşabilir. Bu deformiteler beslenmeden konuşmaya, işitmeden yutkunmaya bir çok alanda probleme sebep olabilir. Yarık deformitesi, bir bireyde sadece dudak yarığı, sadece damak yarığı ya da hem dudak hem damak yarığı olarak meydana gelebilir.
2. İşitme Kaybı
İşitme
kaybı, işitsel yollarda meydana gelen patolojiler nedeniyle seslerin
algılanmaması olayıdır. Bir çok sebebe bağlı gelişebilen işitme kayıpları,
bireylerin gelişim özelliklerini olumsuz etkiler. Bireylerde iletişim ve dil
gelişimi, motor gelişimi, zihinsel gelişim ve sosyal-duygusal gelişim gibi
temel alanlarda problemlere yol açmaktadır. İşitme kaybı; derecesine, var oluş sırasında
denk geldiği gelişimsel döneme ve lokalizasyonuna göre farklı sınıflandırmalara
tabi tutulur.
Patolojinin lokalizasyonuna göre işitme kaybı 5’e
ayrılmaktadır :
·
İletim tipi işitme kaybı, orta ve dış
kulakta lokalize olan patolojiler sonucu oluşur. Ses algılanır ancak iletimde
sorun yaşanır. Genellikle tedavi edilebilirdir.
·
Sensörinöral (Duyusal-Sinirsel) tip işitme
kaybı, iç kulakta ve işitme siniri olan 8. kafa sinirinde lokalize olan
patolojiler sonucu oluşur. Tıbbi tedavi yararsızdır.
·
Mikst tipi iletim kaybı, hem iletim tipi
işitme kaybınIn hem de sensörinöral tip işitme kaybının aynı anda görüldüğü
işitme kaybıdır.
·
Santral (Merkezi) tip işitme kaybı, santral
işitsel yollarda lokalize olan patolojiler sonucu oluşur.
·
Fonksiyonel (Psikojenik) tip işitme kaybı,
çoğunlukla ani ortaya çıkan ve işitsel organlarda bir patoloji rastlanmamasına
rağmen işleyişte bir problem yaşanması ile oluşur.
Yarık deformitelerinin
sebep olduğu işitme kaybı %2-24 oranındadır. Gerçekleşen işitme kayıplarının en
sık nedeni östaki borusu disfonksiyonu, orta kulakta efüzyonlu sıvı birikimi ve
sıvı birikimine bağlı işlevsel bozukluklardır. Bu işitme kayıpları sıvı
birikimi ile karakterize otitis media, işlevsel bozukluklara bağlı iletim tipi
işitme kaybı ve nadiren sensörinöral tip işitme kaybı şeklindedir.
Tartışma
Yarık damak problemi orta kulakta sıvı birikimi ve işlev bozukluğuna sebep olur. Bu hastalarda iletim tipi işitme kaybı sıklıkla görülmekle beraber literatürde bu oran %3-90 şeklinde geniş bir aralık ile belirtilmiştir. Daha önceleri yapılan bir çalışmada (Tırank Ş. B., Yıldız M. K., Atalık G., Kamışkı G. Ş., Tutar H. Ve Gündüz B., 2017) bu oran %30 şeklinde açıklanmıştır. Aynı çalışmada bu oran yaş ortalamalarının büyük olması (11,7) ile açıklanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder